Türkiye'deki HBYS Firmaları ve mesailerimle ilgili son durum...

Epeydir blog yazamıyordum.Ama bu kez bunun nedeni çok yoğun çalışıyor olmam değil tam aksine, artık ne tür bir iş yapmak istiyorum diye karar veremediğimdendi.Bir süre önce işten ayrılarak, bu soruyu daha sık sormaya başladım. Artık bir firma sahibi olmanın zamanı gelmişti de geçiyordu...Ve yine epeydir daha çok Marmara ve birazda İç Anadolu bölgesinde faaliyet gösterebileceğim ve "Sağlık Bilgi Sistemleri" sağlayıcısı olacak bir firma kurmak istiyordum.Firmam "HBYS-EBYS-AHBS" yani kısacası ne kadar BYS varsa hepsini kapsayan bir ürün yelpazesi ile hizmet etmeliydi ve bu bölge içindede önemli referanslara iletişim bilgilerinede sahiptim.Yani kısacası bu bölgelerde ne kadar kamu kurumu ve özel sağlık kuruluşu varsa mutlaka bir şekilde çalışmışlığım vardı.Böylece şirketin serüveni başlamış oldu.Yoğun telefon trafiği, yolculuklar, uzun görüşmeler ve Türkiyedeki bazı önemli HBYS üreticileri ile birebir görüşmeler yaparak (örneğin; Sisoft - Çözüm Ankara - Enlil-Eroğlu Eskişehir gibi) bu işi nasıl yapabilirim konusundaki tüm fikirleri toplamaya başladım....Bana göre gayet olumlu geçen bu görüşmelerden bazı küçük notları bu blogta anlatacağım.Eminim ki bu bilgiler sizlerinde bilişim ürünlerinin satış ve pazarlaması ile ilgili fikirleri edinmenize yardımcı olacaktır.Şimdi devam edelim...


Bundan yaklaşık 2-3 ay önce artık kendi şirketimi istiyorum diyerek bunu nasıl hayata geçirebilirim diye araştırmalara başlamıştım.Şirket kurmak basitti, fakat hedefim olan Sağlık sektöründe çözüm üretmek artık pek kolay değildi malum, şimdi bir projeye başlasanız bitmesi ve tam olarak hazır hale gelmesi minimum12 aylık bir süreçtir ve bu tür projeleri artık tek başınıza yapmanız imkansızdır.Zaten bana göre artık bu alanda ben yeni bir yazılım yazarak piyasaya gireceğim diyen bir cengaverin ya parası çoktur, yada fantazisi çoktur...E peki ne yapacaktım, vazgeçemiyeceğime göre bu işi yapan iyi firmalarla görüşmeli ve onlar adına çözümlerini son kullanıcıya benim şirketimin ulaştıracağı yeni bir formülle bu firmalara gitmeliydim...Zaten herşey bu fikirden sonra başlamıştı....

Aslında bu formül yeni bir girişim fikri sayılmaz, Dış Kaynak(out sourcing) ile ara bir firma olan kuruluşum, son kullanıcıya ihtiyacı olan çözümün en iyisini karşılayacak, üreticimde pazarlama maliyetlerini ve buna harcayacağı zamanı ürününü geliştirmeye yöneltecek ve bir anlamda kendi öz kaynaklarını, kendi öz faaliyeti için kullanmayı birinci derecede tercih edecekti.Şimdi sırada ise bu güzel formülü benden çok daha büyük firmalara sunmaya ve onların bu beceremedikleri satış pazarlama kanatlarını alarak uçmaya geliyordu sıra .Ben açıkcası şunu çok iyi biliyordum-ki; bu yazıyı okuyan bilişim firması çalışanı yada firma sahibi varsa bana mutlaka bu konuda hak verecektir.Türkiye'de yazılım üreten çoğu firma, pazarlama faaliyetlerini gerçekten gerektiği gibi yapamaz .Bu sağlık sektörü yazılım ürünleri içinde geçerlidir.Örneğin bir HBYS ve diğer sağlık sektörüne yazılımlar üreten firmalarda yerleşik pazarlama personelleri ile ihale dışında satışlarını istedikleri düzeyde gerçekleştiremezler, bunun nedeni sanırım ihaleler ile ekap'tan yayın takip edilerek pazar geliştirme alışkanlıklarıdır.Bu tür bir satışı beklemek büyük bir Türkiye pazarında oltayı sadece kendi havuzuna sallamak gibidir yada muhtemelen bu şekilde sonuçlanır.Çünkü çoğu kez ilk satış kendi çözüm ürettikleri kurumlara yapılır.Ve buda malesef bu tür firmaların hareket kabiliyetlerini önemli ölçüde düşürür.Yine biliyorum ki bu tez çoğu zaman doğrudur. HBYS üreticisi yeni çıkarttığı bir ürünü tüm pazara değil sadece kendi otomasyon çözümünü ürettiği hastanelere satabiliyorsa hem kendi ürününün yaygınlığından bahsedemez,  hemde kendi ürettiği çözümün en iyisi olduğunu iddia edemez.Arada istinai bir satış yapmışsada bunu bir strateji gibi diğer satışlarına referans göstermeye çalışır.Örnek olarak şu cümle çok tanıdıktır."Bakın sayın yetkili biz şu kurumun HBYS otomasyonunu yapmıyoruz ama o kurum bile bizim şu falan ürünümüzü tercih etti" denilir.Basit bir pazarlama klişesi haline gelen bu cümle aslına bakarsanız üreticilerin bazılarının her alanda güncel olarak faaliyetini devam ettirme çabası, diğerinin ise sadece bir işe yoğunlaşmayı tercih etmesinden kaynaklanır...Ama her iki yöntemde doğru ve olması gereken ana işletmeci mantağıdır.Neyse konuyu uzatmayalım bu konudaki ince pratik bilgilerimi başka bir blogta yazar tartışmaya açabilirim şimdi devam edelim serüvenimize...

Ne enteresandır ki yaptığım tüm görüşmeler beni doğrular şekilde gerçekleşiyordu.Yerel ve global ölçekteki çalışanlar yada firmalardan bilgiler toplamak benim için önemli bir iş hacmini hayata geçirmeye yetecekmiydi bunu henüz bilmiyordum...

İlk durağım Ankara ve yine sektörün gerçekten en iyilerinden biri olan Sisoft Sağlık Bilgi Yönetim Sistemlerinin ODTÜ'de bulunan yerleşkesiydi. Sisoft ile ilk görüşmem bundan 2 ay öncesine dayanıyordu ve EBYS yani SisoEBYS denilen ürünlerini Marmara bölgesinde bir süreliğinede olsa Bursa il sağlık müdürlüğü ve diğer bazı hastanelerde kendi bünyelerindeki İş geliştirme uzmanları ile birlikte bir kaç demo ile çalışmıştık.Bu çalışma aslında biraz enteresan başladı.Ben firma kurma hayalindeyken Sisoft bünyesindeki ürünleri az çok biliyordum fakat yeni web tabanlı yazılımlarınıda merak ediyordum.Bir reflex olarak kendilerine gönderdiğim iyi niyet mektubu ve referans kurumlarımın listesini gönderince kendileri tarafından SisoEBYS ürünü ile Marmara bölgesinde bir çalışma yapmayı teklif ederek olası bir satışta kendi satış-pazarlama kadrolarında yer vereceklerini söylediler.Planlamalarımı genelde çok önceden yapar ve sırasıyla uyguladığımdan bunu kabul ederek, bir kaç demo görüşmesi ve teklif aşamasında bir kaç iletişimi sağladım.Bu çalışmalar sonrasında tanımaktan çokta memnun olduğum Sisoft Sağlık Bilgi Yönetim Sistemleri ve elbette iş geliştirme ve projelendirme uzmanı gibi kalabalık ünvanlı bir arkadaşla Bursada bir kaç çalışma yapmış olduk.Bu görüşmelerde edindiğim fikirler az önce yukarıda yazılım üreten firmaların satış- pazarlama konularındaki yazdıklarımla tam anlamıyla örtüşen şekildeydi.EBYS ürünü için henüz hazır olmayan Hastanelerde satış olmasada, bir şekilde Sisoft firması bu bölgede yapılan çalışmayı örnek almış olacak ki Bölge müdürlüğü şeklinde yeni kadrolar açarak bu işi Türkiyede bölgeler şeklinde çözme niyetine girmiş oldu.Ve elbette bende Eskişehir den Bursa ve Çanakkale il ve ilçelerini kapsayan bölgeler için Ankara'ya davet edildim.Sonunda Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri sahibi Ömer Siso ve sayın eşi Eda Hanım ile tanışma fırsatını bulmuştum.Açıkcası bu güne kadar gördüğüm ilk samimi ve içten iki üst düzey yöneticiylede bu sayede tanışmış olduk.Bu görüşmelerde beni etkileyen bazı diyaloglarda oldu elbette.İlk görüşmemi yaptığım Eda Hanım sundukları olanaklardan bahsedip yapılması gerekenleri anlatırken üst düzey bir yöneticiden çok size yardım elini uzatmaya niyetli biri olarak yapıyordu konuşmalarını ve itiraf etmeliyim ki bu gerçekten çok motive ediciydi.Bu konuşmalar esnasında Bursada yapacağım işi krallık kurmak gibi birşey olacağını düşünmeye başlamıştım neredeyse.İkinci ziyaretimde ise
Ömer bey ile yaptığımız görüşmede şu lafı artık daha net bir karar vermem için yeterliydi."Ben 36 yaşında Dünyayı keşfetmeye hazırlanıyordum.Sivas'tan Ankara'ya gelmeden önce Sivastan çıkarak binlerce kilometre yol giderek kendi satışlarımı kendim yapardım, bazen onlarca iletişimden sadece biri satışa dönüşürdü oda yeterdi.Ve o zamanlar makine karşılığında yazılım veriyordum" Şimdi bu samimi yaklaşım benim gibi çeyrek bir girişimci için ne demek olduğunu belki Ömer Siso anlamamıştı, ama ben bu görüşmeden sonra bana teklif ettikleri maaş + prim + araba gibi iyi kaynaklardan vazgeçip, bunları kabul etmeyecek, kendi firmamı kurmayada bir adım daha yaklaşacaktım.Şimdi günün birinde iyi bir firma kulvarına girer ve yeniden Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri ile bir şekilde çalışma fırsatı yakalarsam bu görüşmelerde edindiğim etkileri kendilerine mutlaka ileteceğim.Elbette bu görüşmeler dizisinden Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri sahipleri Ömer bey Eda hanım gibi yine tanımaktan oldukça mutlu olduğum Sisoft iş geliştirme ve projelendirme uzmanı Hatice hanımada birlikte çalıştığımız kısa sürede bana gösterdiği nazik tutum ve emekler için çok teşekkür etmeliyim...

Evet gelelim ikinci durağım olan Enlil-Eroğlu HBYS üreticisi firması...Bu firmanın bana yakın bir tarafı vardı-ki oda Eskişehir firması olmasıydı ayrıca yazılımlarını Bursa'da bir Hastanede görmüş ve hayli beğenmiştim.Bunun yanı sıra Türkiye'deki Üniversite hastanelerinin %60'ının sistemini yapıyorlardı. Burada küçük bir ipucu vermek gerekirse tüm HBYS üreticileri bir gün bir Üniversite Hastanesinin otomasyonunu yapmak isterken Eroğlu HBYS  bu işin önemli bir kısmını zaten aşmış demekti.İyi bir çözüm olmasının yanı sıra referanslarım için büyük bir isim olan Enlil-Eroğlu firmasıydı ve benim bu firma ile tanışmam lazımdı.Öncelikle yine bir iş geliştirme uzmanı olan Nigar hanımla tanışabildim ve kendileriyle yerinde bir görüşme planlamak istediğimi söyledim ve zaten sıklıkla gittiğim Eskişehir'de bu görüşme gerçekleşmesini istedim.Görüşme firmanın idari binasının bulunduğu Eskişehir'in güzel bir yerleşkesinde olan binalarında oldu. Ekrem bey'in odasında gerçekleştirdiğimiz görüşme ve anlatıkları yine benim gibi girişimci olmak isteyen bir bilişim çalışanı için önemli bilgiler içeriyordu.Son kullanıcı isteklerinden, çalışmalarındaki izledikleri yöntemleri dinleyip, birer çay içtik.Sisoft'ta yaptığım görüşmelerden dahada uzunca bir süre görüşmemizdeki notları aklıma kaydetmeye başlamıştım. Ekrem bey elindeki cep telefonu ile HBYS içerisinde neler yapabildiklerini gösterdiğinde, artık herhangi bir HBYS üreticisinin bu yazılımlar için ne tür bir geliştirme daha yapacaklarını daha çok merak etmeye başlamıştım.Artık şuna çok daha emindim! bırakın yeni bir otomasyon üretmeyi üretilmiş bir otomasyonu tam anlamıyla çözmek bile uzunca bir zaman alacaktı ve bunları sahada yapılan demolarda nasıl en iyi şekilde anlatabilirdim bunu düşünmeye bile başlamıştım. Ekrem beyin planladığı yeni yazılım projeleri ve önümüzdeki dönemlerde yapmak istediklerini tam olarak anladığımda ve çözüm ortağı olarak nasıl çalışabilirim sorusunada yanıtımı tam olarak almıştım.Bu blog yazısına istinaden Enlil-Eroğlu sahibi Ekrem beye ve Nigar hanıma nazik tutum ve gösterdikleri misafir perverlikleri için teşekkür ediyorum...

Evet bilgilerin önemli bir çoğunluğu artık elimdeydi ve artık yapmak istediğimi hangi aşamalarda yapacağıma gelmişti sıra.Fakat hemen belirtmeliyim bu blogta sözünü ettiğim her iki firma ilede henüz organik bir ticari bağlantı kurmuş ve yazılım çözümlerini kendi bölgelerimde temsil ettiğim sonucunu çıkartmamalısınız.Zira bu görüşmeler satış-pazarlama konusundaki organizasyonumun resmini netleştirmek için gerçekleşen ön görüşmelerden ibaretti.Belki ilerleyen dönemde gerekli görmem halinde başka üreticilerinde kapısını çalmam olasıdır...Ne derseniz belkide bu kez kendileri davet ederler bende gider tanışırım...Bu aşamalardan sonra en zor işi en sona saklayacak ve kendi çözüm ortağımı belirleyerek kendi bölgelerimde çalışmaya başlayacağım...

Yakın zaman içerisinde faaliyetini başlatacağım firmamın ilk bilgilerini ve çözümlerini sunduğum firmayı yine bu blogtan sizlerle paylaşacağımdan emin olabilirsiniz.

Hepinize başarılar dilerim....

"Küçük bir not; Google Analytics verilerime göre "hbys firmaları" - "hbys" yada direk üretici firma ismi yazarak bilgi arayanların bloglarıma geldiklerini görüyorum.Eğer aradığınız bilgileri bloglara yorumlarınızı bırakarak sonrada takip ederseniz bilgilere çok daha kolayca erişebilirsiniz..."

      Bu Yazının Sponsorları